Ege 1,5 aylık oluncaya kadar bir düzenimiz yoktu. Ege ne zaman isterse o zaman emdi, o zaman oyun oynadı, o zaman uyudu. 1,5 aylık olunca annemlerin yanına yazlığa gittik 1 haftalığına. Orada temiz deniz havası, bol oksijen olunca Ege'nin uykuları daha bir düzene girdi, daha güzel emdi ve o bir hafta bize çok yaradı.
Annemin de yardımı sayesinde biz farkında olmadan ok güzel bir düzeni oldu Ege'nin. Yazlıktan döndükten sonra da 1 ay kadar devam etti. Ama sonra uykusu bozuldu. Bir yatırdığımda en az 1,5-2 saat uyuyan çocuk, yarım saatte uyanmaya başladı. O da ancak kucağımda uyursa. Kucağımda uyuduğunda yatağına bırakır bırakmaz 5 dakika dolmadan uyanıyordu. Doktorumuz bunun 3 aylık bebekler için normal olduğunu, "en fazla yarım saat uyurlar, bunlar böyledir, büyüdükçe düzene girer" diyerek özetledi. Ama bebeklerin uykuya anne sütü kadar ihtiyaç duydukları da yadsınamaz bir gerçek. Büyüme hormonu uyurken salgılanıyor. Zaten yazlıkta Ege'nin o kadar büyümesinin ve kilo almasının bence en büyük sebebi buydu, güzel uyumuştu.
Sonra bebeğin az uyumasıyla bozulan düzenimiz, benim "uykunun süresi değil, uyanıklık süresi önemli, iki uyku arası 1,5 saat (en fazla 2 saat) olmalı" kuralını öğrenmemle yeniden oluştu. Kesin saatlerimiz yok, çünkü sabah Ege'nin uyanma saatine göre değişebiliyor, öğleden sonra dışarı çıkmışsak saatler değişebiliyor. Ama genel hatlarıyla şu anki düzenimiz şöyle:
- Sabah saat 6.30 gibi uyanıyor ve hemen besleniyor
- 8.30'da demir ilacını içiyor (süt içtikten 2 saat sonra ve yine süt içmeden yarım saat önce demiri alması gerekiyormuş. Bu yüzden beslenme saatimizi de buna göre düzenliyoruz)
- 9.00'da birlikte kahvaltı ediyoruz (ben tepsiye hazırladığım kahvaltımı yanıma alıp yerken onu da emziriyorum.) Bu esnada memede uyuyor yarım saat.
- 9.30'da uyanıyor ve oyunlarımız başlıyor. Saat 11.00 veya 11.30'a kadar oyun oynuyoruz.
- 11.30'da yine beslenme ve uykuya yatış. Bu sefer memede uyumuyor sadece sersemliyor. Yatağına bıraksam hemen uyanıyor (henüz uyku eğitimine başlamadım 5 aylık olmasını bekliyorum). Ben de ayağımda sallıyorum ve ayağımda uyumaya devam ediyor. Haftalardır yan komşumuzdaki tadilat bir türlü bitemedi gitti! Sürekli matkap seslerinden çocuk resmen sıçrıyor. Bu yüzden ayağımda uyutuyorum ve her sıçramasında tekrar sallayıp uyutuyorum. Bu şekilde en az 2,5-3 saat uyuyor. Hata yaptığımın farkındayım ama şu sıralar biraz öyle (yeter ki uyusun diye yapıyorum vallahi), uyku eğitiminden sonra herşey düzene girecek umarım ki.
- 14.00 gibi uyanıyor, emiyor ve 16.00'ya kadar oyun.
- 16.00'da yine emiyor ve yine yarım saat kadar memede uyuyor.
- 16.30'dan sonra babası geliyor onunla biraz oynuyorlar. Ben de o sırada yemek filan yapıyorum. Bu saatlerden sonra, yani akşama doğru daha sık aralıklarla emmek istiyor. Gece daha uzun aralıklarla uyuyabilmek için akşam saatlerinde depo yaparlarmış bebekler. Bu yüzden ne zaman isterse yine emziriyorum. Neredeyse saatte bir.
- 17.45-18.15 arası yine emerek uyuyor biraz.
- Sonrasında uyanıp mızmızlık, huysuzluk ve ağlama saatlerine giriyor, 1 saat kadar. Bu sırada kucakta geziyor, ayna karşısında oynatıyorum biraz. Artık ne olursa. Ama tamamen de susturmuyorum. Birazcık ağlayıp günlük stresini atmasına da izin veriyorum. Eğer gün içinde stres olduğunda biraz ağlamışsa akşama çok ağlamıyor zaten. Ama gün boyu hiç ağlamadıysa, akşama mutlaka günün yorgunluğunu ağlayarak atmak istiyor. Eğer ağlatmazsam gece uykusuna giremediğini, bir türlü dalamadığını farkettim çok kez. Dalsa bile yarım saat sonra yatağında ağlayarak uyanıyor ve günün ağlama limitini mutlaka bir şekilde dolduruyor. O yüzden gece uykusu bölünmesin diye akşam 6-7 arası biraz ağlamasında sakınca yok.
- 19.15 gibi kıyafetlerini seçiyoruz birlikte. Babası da banyomuzu hazırlıyor.
- 19.30'da banyosunu yaptırıyoruz babasıyla birlikte. Suyu sevdiği için banyoda susuyor bizimki.
- Daha sonra kurulanma, bebe yağı, kremler ve az biraz masaj. Ardından ışıklarımızı birlikte kapatıyoruz, emziriyorum ve en geç 20.00-20.15 gibi uyuyor. Yatağına yatırıyorum. Gece 23.30-24.00'e kadar deliksiz uyuyor. Ben de o arada yemeğimi yiyorum, sevgilimle dizi veya film izliyoruz, koltukta yayılıyoruz eskisi gibi. Biraz bloglara bakıyorum ya da kendi yazımı yazıyorum. Duşa giriyorum. Artık ne yapacaksam, ne işim varsa, bu saatlerde yapıyorum.
- Gece 24.00 civarı, 3.00 civarı ve 5.00 civarı, genelde 3 kez uyanıp emiyor Ege. Bazen 2 kez uyandığı da oluyor, 4 kez uyandığı da. Sonra da işte sabah 6.00-6.30 civarı uyanıyor. Aynı döngü tekrar ediyor :)
Toplamda yaklaşık 10,5-11 saat gece, 3,5-4 saat de gündüz uykusu uyuyarak 15 saati bir şekilde tamamlatıyorum. Yakında uyku eğitimi işini halledersek, gündüz uykusunu da öğleden önce bir kez, öğleden sonra bir kez olmak üzere ikiye indireceğim. Daha az sayıda ama daha uzun uyusun, onun için daha iyi. Yeni bir düzene geçtiğimizde onu da yazacağım. Şimdilik bizde durumlar böyle.
Pelin'cim,
YanıtlaSilCok istesem de cogu zaman yorum yazamiyorum ama takipcinim unutma:)
Biz de Uzum kizla benzer rutinleri yasiyoruz. Ise baslamadan uyku duzeni olusturabilmek en buyuk istegim ama nasil olacak henuz bilmiyorum. Senin uygulamayi planladigin bir yontem var midir?
Bu arada babaanne icin cok uzuldum, basiniz sagolsun:(
Cigdem
Çok sağolasın Çiğdem'cim. Yorum bırakmana çok sevindim, özlemişim :) Ben de Üzüm kızın maceralarını merak ediyorum doğrusu, ve diğer blog bebişlerimizin maceralarını. Ben henüz bir kitap filan okumadım uyku konusunda ama ağlatmak istemiyorum. Belki de sadece içgüdüsel şeyler yapıp işi Ege'ye bırakırım. Gelişmeleri yazıcam.
SilSen ne zaman başlıyorsun işe?
Kubiş 2 yaşında artık ama ben hala geceleri memeyle uyutuyorum ve çok yorgunum..şimdi kreşe tam gün başlıyor yani bugün o yüzden yine erteledim meme işini.. erkenden kendi kendine uyutma meselesi çok iyi tabi her bebek her ane kendine özel..dilerim keyifle sağlıkla güzel güzel büyütürsün :)
YanıtlaSilŞu anda çalışmıyor olduğum için memede uyutmak benim de hoşuma gidiyor açıkçası. Daha yakın olduğumuzu hissediyorum, içim acayip bir huzur ve mutlulukla doluyor her seferinde. Ama işe başlayınca (1,5 ay sonra) muhtemelen çok yorgunluk olur benim için de. Neyse, akışına bırakıcam sanırım, bakalım kendisi uyursa uyur, uyumazsa ben uyuturum n'aapalım :)
Sil