Lilypie Fourth Birthday tickers

30 Mayıs 2013 Perşembe

Yerim Dar-2

Oğlum şu günlerde 2 kiloyu geçmiş olmalı. Boyu da 40 cm'i geçmiştir biraz. Benim göbek de büyüdü büyüyebildiği kadar ama iskelet sisteminin de belli bir kapasitesi var tabii. Göbek yanlara doğru kemikler elverdiğince büyüdü ve bir yerde durdu, ancak ileri doğru büyüyebiliyor. E oğlum da sığmıyor tabii haliyle o kadarcık göbeğe. Sürekli bir gerinme hali var. Yazık bir ordan bir burdan ittirip duruyor. Sağa sola doğru ittirdikçe ittiriyor, baktı olmadı, bu sefer ayaklarıyla midemden ittiriyor, elleriyle de aşağı doğru geriniyor. Bu günlerde tekmelerden çok bu ittirme-gerinme hareketleri favorimiz anlayacağınız :)

29 Mayıs 2013 Çarşamba

Gebelik Günlüğü, 32.Hafta

Bu hafta yasal olarak doğum iznine ayrılmaya hak kazandığım hafta idi. Yani 32'yi bitirince 33.haftanın ilk günü işe gitmemem gerekiyordu. Fakat hem kendimi iyi hissetmem ve daha şimdiden evde oturmayı istememem sebebiyle, hem de bu haftaları doğum sonrasına aktarabilmek için yasanın izin verdiği ölçüde çalışabilir raporu almak için hastaneye gittim. Doktor bebeğimin durumuna baktı, bana baktı, şikayetim olup olmadığını sordu, ve herşey yolunda göründüğü için 37.hafta sonuna kadar çalışabilir raporumu verdi. Bu durumda Haziran sonuna kadar çalışacağım.

19 Mayıs 2013 Pazar

Gebelik Günlüğü, 31.Hafta

Bu hafta doktor randevumuz vardı. Bir süredir 3 haftada bir görüyordu, bundan sonra yine 2 haftada bir görmek istiyor. Bir süre sonra 10 günde bir ve ondan bir süre sonra da haftada bir görüşecekmişiz. Enn son günlerde de belki 2 günde bir.

14 Mayıs 2013 Salı

Gebelik Günlüğü, 30.Hafta

Benim için güzel bir haftaydı. Hem kocacımla 1.evlilik yıldönümümüzü kutladık, sorunsuz geçen bir haftanın ardından da ilk anneler günümü! Önce kocacım ilk anneler günümü öperek kutladı, sonra da kocamın biricik kızı sarılarak! Ne güzel, "kardeşin annesisin" diyerek kutladı beni :) Kuzenlerim ve arkadaşlarım arayıp tebrik ettiler ve beni çook mutlu ettiler. Biz de annelerimizi arayarak onları mutlu ettik. Bu anneler günü daha şimdiden daha güzel ve daha anlamlı gelmeye başladı bana. Kimbilir oğluşum doğunca neler hissedeceğim!

11 Mayıs 2013 Cumartesi

Acıkınca Arıza Çıkarırım (Babasının Oğlu)


Acıkınca arıza çıkaran bir oğlum var. Evet evet, daha şimdiden. Azıcık acıksın, 2 saat birşey yemeyim mesela, hemen yukarı doğru (özellikle midemin olduğu tarafa) tekmeler savuruveriyor. "Anneeeaaa, ben acıktııım annamıyomusuuuuun?"  Böyle zamanlarda acilen doyurulması gerek küçük beyefendinin!

10 Mayıs 2013 Cuma

Gebelik Günlüğü, 29.Hafta

Bu haftamı her kımıldamamda beni büyük acılara gark eden sırt ağrısıyla geçirdim. Önce bunun gebelikten kaynaklı sıradan bir sırt ağrısı olduğunu düşündüm. Ertesi gün ağrı iyice şiddetlendi ve oturduğum, yattığım yerden kalkmakta zorlanmaya başladım. Hapşırırken, öksürürken canımın acısından gözümden yaş geliyordu ve derin nefes alma gafletinde bulunursam da acıdan ölüyordum.

7 Mayıs 2013 Salı

Dünyamın Güzelliği Oğlum

Canım oğlum! Annesinin meleği, bitanesi, canı, kanı! Günümün güzelliğisin sen benim. Sen içimde kıpırdadıkça canım oğlum, ben yaşadığımı anlıyorum. Hayatımın anlamı bitaneciğim benim... 

1 Mayıs 2013 Çarşamba

Gebelik Günlüğü, 28. Hafta

Bu hafta doktor kontrolümüz vardı. Bebiş yaklaşık 1290 gram olmuş ve boyu da tahmini 37 cm. Tahmini diyorum çünkü zaten net bir şekilde ölçülemiyor tabii. Doktorumuzun söylediğine göre dünyada kabul edilmiş olan bir hesaplama formülü varmış. Femur (uyluk kemiği) boyu ölçülüyor, 6 ile çarpılıp 4 ekleniyormuş. Dünyanın çoğu ırkı için bu formülasyon büyük bir oranla doğru sonuç verirmiş. Ama bu her hafta için geçerli değildir sanırım, bana bu formülü bu hafta için söyledi, belki bir 10 hafta öncesi için geçersiz kalabilir.

28 Nisan 2013 Pazar

Gebelik Günlüğü, 27.Hafta

Biraz gecikmeyle 27.haftamızı da anlatayım. Efendim, habire her bir şeyden alerji olan ben, tabii ki gebelik dönemini de boş geçemezdim. Sonbaharı alerji olmadan, burnu bile tıkanmadan atlatan ben, bu durumdan karı-koca pek bir memnunken hem de, ilkbaharı alerjilerle karşıladık maalesef. İlaç da kullanamıyorum, bu da benim yaşam kalitemi epey bir etkiliyor.

19 Nisan 2013 Cuma

Alışveriş ve Cicilerimiz


İşte oğluşumun cicileri :) Hemen hemen yarısını ben aldım yarısı ise teyzelerimizden hediye. Bir de yavrukartal zıbını dikkatinizi çekecektir ki o da babamızın marifeti :) Zavallı babam, koyu bir fenerbahçeli olarak 2 kızını da fb'li yapmayı başarmış ama 2 erkek torununu da rakiplere kaptırdı adamcağız. Büyük torun gs'li oldu, küçük torun ise henüz kesin olmamakla beraber babasının baskılarıyla çok büyük ihtimal bjk'li olacak görünüyor.

18 Nisan 2013 Perşembe

Yerim dar

Dün gece oğluşum ilk defa beni tekmeleriyle uykumdan uyandırdı. Bu kadar güçlenmiş olmasına inanamıyorum. Bir susam taneciğinden bugünlere geldik :) Ne de olsa yaklaşık 1 kg civarında olmuş olmalı bu hafta yavrum. E beni de bilen biliyor, zayıf minyon minicik birşeyim! Çocuk içerde kımıldayacak yer bulmaya çalışıyordur, ne yapsın? O da haklı :) Daha şimdiden bazı zamanlarda (genelde serviste eve dönerken) sağ kaburgalarıma baskı yaptığını hissedebiliyorum. Ama sanırım yanlış oturma pozisyonundan falandır çünkü eve gelip biraz uzanınca hemen kaburga acım geçiyor. Yerine dönüyor herhalde alan genişleyince yavrucak :)

Babası "bu tarihi not et" demişti ama sanırım atladım. Daha fazla unutmadan yazayım. Babamızın karnımın üstünden bebişin hareketlerini hissettiği ilk tarih 12 Mart'tır. Bundan sonra bütün ilkleri atlamadan yazacağım.

14 Nisan 2013 Pazar

Gebelik Günlüğü, 26.Hafta

Bu hafta ilk defa bebişe alışveriş yaptım! Önceden internetten bakıp bakıp daha erken diye kendimi tutarak hiçbir şey almıyordum. Bu hafta artık o kadar da erken olmadığına karar verip internetten bir kaç tane çıtçıtlı body sipariş ettim.
Her gebenin gördüğü şu abuk sabuk rüyalar vardır ya, hah onlardan birini gördüm bu hafta! Gebeliğin son günlerindeymişim, birden sancım başlıyor ve biz hastaneye gitmeden önce eşime "bu bebeğin daha hiçbir şeyi yok hiç alışveriş yapmadık!" diye panikle bağırıyorum. Hastaneden önce alışveriş yapmaya gidiyoruz ve bebeğe kıyafet alıyoruz. Rüya sırasında kabus gibiydi ama şimdi çok komik! Sanki tek derdimiz bebişin kıyafeti! Esas başka şeyler önemli kıyafet 5 dakikada halledilir, hastaneden dönerken bile. Üstelik yaz bebişi olacağı için çok da fazla kıyafete ihtiyacı bile olmayabilir. Ne de olsa günde 2-3 kez suya girecek, umarım suyu banyoyu seven bir bebek olur :)

13 Nisan 2013 Cumartesi

Ayaklarımı göremiyoruuum!



Kendime yukarıdan bakınca gördüğüm manzara, bu resimdeki gibi değil artık. Eskiden dizlerimi, ayak bileklerimi bile görebilen ben, geçen haftalarda sadece ayak uçlarımı görebiliyorken, şimdi dik durduğum zaman hiç bir şey göremiyorum. Bu fotoğrafı çekmek için biraz eğilmem gerekti, ayak uçlarım da fotoda çıksın istedim :)

10 Nisan 2013 Çarşamba

Gebelik Günlüğü, 25.Hafta


Fotoğrafta görüldüğü gibi evin içinde gebelik öncesi tişörtlerimi giymekte inat etsem de, göbeğim de bu tişörtlerden fırlamakta inat ediyor :) Artık fazlasıyla büyüdü, ne de olsa 1 hafta sonra 6. ayı doldurmuş olacağız.

9 Nisan 2013 Salı

Anne Doğulur mu, Anne Olunur mu?


Annelik doğuştan kodlarımıza işlenmiş bir olgu mudur, yoksa sonradan öğrenilen, daha doğrusu kitaplardan öğrenilebilen bir şey midir? Her kadın anne mi doğar? Yoksa anne olmak için (annelik yapmak için yani) illa kadın olmak şart değil midir? Mesela bir kadından çok daha iyi annelik yapan erkekler yok mudur?

Gebelik Günlüğü, 24.Hafta

Bu hafta bebişimizle çok güzel bir hafta geçirdik. Artık hareketleri iyice belirgin olmaya başladı. Dışarıdan bile rahatça tekme ya da yumrukları farkedilebiliyor. Bazen uzun süre kımıldamazsa içimden "hadi bebğim bi kımılda" diyorum duyuyormuş gibi bi yumruk sallayıp sonra yine uykusuna devam ediyor. Fakat doğumgünümden 1 gün önce hiçbir şekilde kımıldamadı. Gündüz çok üstüne düşmedim, zaten gündüzleri daha az hareket ediyor, sanırım ben hareketli olduğum için beşik etkisi yaratıyorum yavruya. Ama akşam oldu, yemek yedim, dinlenmeye geçtim ama bizimkinden tık yok. Bir süre daha geçip hala kımıldamayınca endişemi Tolga'ya söyledim. O da hemen kulağını göbeğime dayadı ve dinlemeye başladı. Uzun bir süre sonra "su sesi geliyor" dedi. Doktoru arasak mı filan derken, sabah olsun hala kımıldamazsa arayalım dedik ve bir süre sonra Tolga tekrar kulağını dayadı göbeğime ve "kımıldadı" dedi. Sanırım beni rahatlatmak için öyle söyledi çünkü ben hissetmemiştim.

27 Mart 2013 Çarşamba

Gebelik Günlüğü, 23.Hafta


Bu haftalarda çok fazla farklı birşey olmuyor. Normal hayatıma devam ediyorum. Pantolonum hariç eski normal kıyafetlerimi giymeye devam ediyorum. Henüz göbeğim, ağırlığını taşıyamayacağım kadar büyük değil. Pelvis ağrılarım da ilk günlere göre daha hafifledi. Farklı olarak az da olsa tatlı yemeye başladım. Çok ağır tatlıları yine yiyemiyorum ama dondurma son günlerdeki favorim. Ne de olsa tatlıyı normalde çook seven bir insanım, haliyle bazen canım çekmiyor değil. Ama 24. ya da 25. hafta içinde şeker yükleme testi yaptıracağım için aslında çok da yememem lazım. Zaten yeterince çok pirinç pilavı ve patates yiyorum :( 23 hafta boyunca tatlı yemeyip de tam test yaptıracağım günlerde tatlıya yüklenmemeliyim.

22 Mart 2013 Cuma

Gebelik Günlüğü, 22.Hafta

Bu hafta yine doktor kontrolümüz vardı. 6.haftamızdan beri her 2 haftada 1 doktora gidiyoruz. Güzel güzel muayene oluyoruz ve ultrasondan bebişe bakıyoruz. Kimileri bu kadar sık ultrasona girmenin bir sakıncası yok mu diyor ama araştırdığım kadarıyla bu ultrasonların kanıtlanmış bir zararı bulunamamış. Sanırım doktorumuz da, bazı diğer doktorlar gibi fayda-zarar önceliğine göre hareket ediyor. Yani “ya bir zararı varsa?” bilinmezine teslim olmaktansa, bebeği ultrasonda sık sık ve detaylıca görmemenin getirebileceği problemler (herhangi bir problemi zamanında görmeme-atlama gibi) öncelik kazanıyor ve bebeği sık sık görmek istiyor. Her seferinde (sanki 20.haftadaymışız gibi),

15 Mart 2013 Cuma

Doğum izni hakkımızı istiyoruz!

Haftalardır, çıkacağı söylenen yasayı bekliyorum. Belirli aralıklarla internetten yasa çıkmış mı diye bakıyorum. (Televizyonda haber izlemiyorum, genelde sinirlerimi bozuyor çünkü, o yüzden internetten bakmak durumunda kalıyorum.) O kadar uzattılar ki bu meseleyi, artık gerçekten pek çok anne adayı/yeni anne, bu konuyu araştırmaktan sıkıldı. Herkes aynı görüşte: “Milletvekilleri, söz konusu kendi maaş artışları olsaydı 1 gecede yasayı çıkarırlardı!” 

Peki ya babalar?

Biliyoruz, anneler kaç tane çocuk doğururlarsa doğursunlar, hepsini aynı şekilde, aynı çoklukta, aynı canını verircesine severler. Daha bir sonraki çocuk yoldayken “acaba yoldakini de eldeki kadar çok sever miyim” endişesi bile bunun bir göstergesidir. 10 çocuğu olsa bir annenin, 10’una da canını seve seve verir. 10’unun da parmağı kanasa, etinden et kopmuşçasına canı acır. Peki ya babalar?